Vesicoureteral ruflux (VUR), the most common uropathy of childhood, may cause severe damage to kidneys. The main aim of management is to preserve the functions of the kidneys. Although the spontaneus resolution is expected in natural course of the disease, many patients still need surgical intervention. Endoscopic techniques are as successful as open surgical techniques.
179 patients with VUR are treated endoscopically. Reflux resolved in 107 patients and second suburteric injection is performed in 72 and third injection in 25 patients. Multiple injections are performed in high grade reflux, secondary VUR and bilateral refluxing ureters. Double-HIT (d-hit) and subureteric injections (sub-i) are performed in 34 and 145 patients in first injections, 25 and 47 patients in second injections and 5 and 20 patients in third injections respectively.
Sub-i is chosen as the endoscopic technique in 145 patients and d-hit in 34 patients. 38% of sub-i and 35% of d-hit patients needed second injection and 14% of patients in each group needed third injections. There is statistically no significant difference between the groups. Remission is provided in 97% of patients and 3% of the patients had open surgery.
Endoscopic treatment of VUR is safe. It can be performed several times especially in high grade reflux, secondary VUR and bilateral refluxing ureters. Both the double-hit and subureteric injection techniques are effective techniques and there is statistically no difference between the success rates of techniques in all patients. The choice of technique depends on the preference and experience of the surgeon.
Keywords:
Vezikoüreteral reflü çocukluk çağının en sık görülen üropatisidir ve böbreklerde önemli hasarlanmaya yol açma potansiyeli vardır. Tedavide birincil amaç böbrek fonksiyonlarını korumaktır. Her ne kadar hastalığın doğal seyrinde pek çok olguda spontan rezolüsyon görülse de cerrahi tedavi seçeneği önemini korumaktadır. Endoskopik cerrahi girişimler açık cerrahi girişimler kadar başarılı sonuçlar vermekte ve birincil tedavi seçeneği olarak pek çok olguda tercih edilmektedir.
Vezikoüreteral reflü tanılı 179 hasta endoskopik girişimle tedavi edildi. 107 hastada ilk girişimde reflü düzelirken 72 hastada ikinci, 25 hastada ise üçüncü girişim uygulanmıştır. Multipl enjeksiyon yapılan hastalar yüksek evreli, bilateral veya sekonder reflüsü olan hastalardı. Double-hit 35, subüreterik enjeksiyon ise 145 hastada birinci girişimde tercih edilen yöntemlerdi. İkinci ve üçüncü enjeksiyonlarda sırasıyla 25 ve 5 hastada double-hit, 47 ve 20 hastada ise subüreterik enjeksiyon tercih edildi.
Subüreterik enjeksiyon yapılan hastaların %38’inde, double-hit yapılan hastaların ise %35’inde ikinci girişim, her iki grubun %14’ünde ise üçüncü girişim yapıldı. Gruplar arasında tekrarlayan girişimler açısından anlamlı farklılık saptanmadı. Tedaviler sonucunda %97 hastada remisyon sağlanırken %3 hastada açık cerrahi girişim uygulandı.
Vezikoüreteral reflünün endoskopik tedavisi güvenilir ve başarı oranı yüksek bir yöntemdir. Yüksek dereceli, bilateral ve sekonder reflülerde rekürren uygulamalar yapılabilir. Hem double-hit hem de subüreterik enjeksiyon etkili yöntemlerdir ve başarı oranları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık saptanmamıştır. Hangi tekniğin seçileceği girişimi uygulayacak cerrahın tecrübesi ve tercihine bağlıdır.
Anahtar Kelimeler: