PURPOSE: Primary bladder neck dysfunction (PBND) is a non neurogenic voiding disorder frequently overlooked. Although its underlying pathogenesis remains debated, the hallmark of the diagnosis is a failure of the bladder neck to properly open and allow for urine flow. The diagnosis is made by urodynamics but can also be made with noninvasive uroflowmetry with pelvic floor electromyography (EMG). We report our results using selective alpha-blocker therapy in patients with PBND
MATERIALS AND METHODS: We retrospectively reviewed 8 neurologically and anatomically normal children (mean age 8.4 years; range 5 to 17) for PBND who underwent alpha-blocker therapy. All patients have difficulty in starting to urinate (hesitancy), All patients were symptomatic with abnormal uroflowmetry parameters, EMG lag time of 6 seconds or more and half of the bladder capacity remained as residual urine in ultrasonography. We used selective alpha blocker (Tamsulosilin) in all children. Patients were followed with uroflowmetry and residual urine at 3-month intervals.
RESULTS: After a mean follow up 16 (range 6 -24) months, mean EMG lag time decreased from 12 to 6 seconds (p<0.05). 75% of patients reported subjective symptomatic relief in 3-months follow-up. In ultrasonography, residual urine volume was decreased. At 6 months of treatment, non-remained asymptomatic when alpha-blocker therapy stopped. All patients returned to the initial symptoms so it was decide to continue with alpha blocker therapy to all patients.
CONCLUSION: Alpha-blocker therapy continues to benefit children with PBND Patients who stopped alpha-blocker therapy return to their pretreatment state. This condition is likely chronic in most of the patients. Further studies are needed to determine the optimal use of alpha-blocker.
Keywords:
AMAÇ: Primer mesane boynu disfonksiyonu (PMBD), sıklıkla gözden kaçan, nörojenik olmayan bir mesane sfinkter fonksiyon bozukluğudur. Altta yatan neden hala tartışmalı olmasına rağmen bu tanının en belirgin bulgusu mesane boynunun idrar akımına izin verecek şekilde uygun olarak açılmamasıdır. Tanı, tam ürodinami ile konulur. Alternatif olarak üroflowmetri ve elektromyografi (EMG) ile noninvaziv olarak tanı konulabilir. Bu çalışmada selektif alfa bloker tedavisi alan hastalarımızın sonuçları bildirilmiştir.
GEREÇ ve YÖNTEM: Çalışmamızda, PMBD tanısı konularak alfa bloker ile tedavi alan ve yaş ortalaması 8,4yıl (5-17) olan, nörolojik ve anatomik olarak normal 8 hasta retrospektif olarak değerlendirilmiştir. Tüm olgularda idrar yapmaya başlamada zorluk(hesitancy), üroflowmetride bozuk işeme eğrisi; EMG’ de pelvik taban gevşemesi ve idrar akımının başlaması arasında gecikme, (EMG gecikme zamanı) 6 saniye ve üzerinde saptanmıştır. Ayrıca tüm olgularda ultrasonografide mesane kapasitesinin yarısına yakın idrar rezidü olarak kalmıştır. Olguların tümünde,bir selektif alfa bloker olan Tamsulosilin kullanmıştır. Olgular 3 aylık periyotlarla, üroflowmetri ve rezidü idrar kontrolüyle izleme alınmıştır.
BULGULAR: Ortalama takip süresi 16 (6-24) aydır. 6 aylık tedavi sonrasında, olgularımızda ortalama EMG gecikme zamanı 12 saniyeden 6 saniyeye düşmüştür (p<0.05). Olguların %75 ‘i, 3 ay ara ile yapılan izlemlerde, işeme semptomlarında belirgin düzelme olduğunu bildirmiştir. Ultrasonografide izlemde rezidü idrar miktarı azalmıştır. Tedavinin 6. ayında Tamsulosilin dozu azaltılarak kesildiğinde, olguların tümü tedavi öncesindeki duruma geri döndüğünden tüm olgularda alfa bloker tedavisine devam edilmesine karar verilmiştir.
SONUÇ: PMBD olgularında, selektif alfa bloker (Tamsulosilin) tedavisi yarar sağlamaktadır. Alfa bloker tedavisi kesilen olgular, tedavi öncesindeki durumlarına geri dönmüştür. PMBD, olguların çoğunda kronik bir durum gibi gözükmektedir. Alfa blokerlerin yararını tam olarak değerlendirebilmek için ileri çalışmalara ihtiyaç vardır.
Anahtar Kelimeler: