Aim: Choledochal cyst is a rare congenital disorder which is accompanied with dilatation of extra and/or intrahepatic bile tracts. Here we present a giant choledochal cyst in a patient admitted to emergency unit with acute abdomen.
Case: A three years old patient applied to emergency unit with complaints of abdominal pain, vomiting, fever started 3 days ago after an abdominal trauma. After ultrasonographic detection of 120x70 mm cystic lesion with characteristic features of cystic hidatid disease, patient was consulted to us. Patient had no history of dog or cat contact. Patient was followed in our clinic, antibiotic theraphy was started. (Pancreatic amilase 85 U/L, lipase 61 U/L) Echinococcus elisa test and Ig G test was detected as negative twice. Patient’s magnetic resonance and computed tomography images were evaluated by our radiology department. Ruptured cystic hidatid lesion or pseudocyst were mentioned for differential diagnoses (120x70 mm cystic lesion between portal hilus and head of pancreas, dilatation of intrahepatic bile tracts). During followup of the patient, infection markers were regressed and operation was performed. A giant cystic mass attached to retroperitoneal area, at posterior side of the pancreas and near to major vascular structures was detected. Dissection of the mass from pancreas, A. Hepatic communis, v. Porta, splenic arter was completed. We confirmed that the mass is type 1a choledochal cyst by exposing its link to choledoch duct and by bile flow after puncture of the cyst. Cyst was dissected from choledoch canal proximally and Roux-en Y hepaticojejunostomy prosedure was performed. No complication was detected during the 6 month follow up period of patient.
Conclusion: Choledochal cyst should be kept in mind as a differential diagnosis at the cystic mass regardless of cyst’s size and patient’s age; especially in children presenting with acute abdominal pain, jaundice and palpable mass.
Keywords:
Amaç: Koledok kisti, ekstrahepatik ve/veya intrahepatik safra yollarında dilatasyonu ile seyreden nadir bir konjenital durumdur. Bu olguda dev koledok kisti olan ve acil servise akut karın tablosuyla başvuran bir hasta sunulmuştur.
Olgu: 3 yaşında kız hasta, üç gün önce karın travması sonrasında başlayan karın ağrısı, kusma, ateş şikayetiyle acil servise başvurmuştur. Karın ultrasonografisinde (US) karaciğerde 120x70 mmlik kist hidatik ile uyumlu görünüm izlenmesi üzerine hasta tarafımıza konsulte edilmiştir. Kedi köpek besleme veya hayvanlarla temas öyküsü olmayan hastanın, akut batın bulguları ve ateşi olması üzerine kliniğimizde takibe alınmıştır. Antibiyotik tedavisi başlanan hastanın kan değerlerinde pankreatik amilaz (85 U/L), lipaz (61 U/L) olarak izlenmiştir. 2 kez kontrol edilen ekinokok elisa, IgG değerleri negatif bulunmuştur. Çekilen karın manyetik rezonans ve tomografisinin radyoloji tarafından değerlendirilmesinde portal hilus ve pankreas baş kısmı arasında 120x70 mmlik kistik lezyon, intrahepatik safra yollarında dilatasyon; karaciğerde rüptüre kist hidatik veya psödokist ayırıcı tanıları düşünülmüştür. Enfeksiyon değerleri gerileyen hasta operasyona alındığında retroperitoneal alanda, pankreas arka kesimde, tüm vasküler yapıların üzerine oturmuş kalın duvarlı dev kistik kitle izlenmiştir. A.hepatik kommunis, v.porta, splenik arter ortaya konarak kitlenin pankreastan olan disseksiyonu tamamlanmıştır. Yapılan ponksiyonda safra gelmesi ve koledok ile olan ilişkisi ortaya konduktan sonra kitlenin tip 1a koledok kisti olduğu doğrulanmıştır. Kist proksimalde koledoktan ayrılıp, Roux-en Y hepatikojejunostomi prosedürü uygulanmıştır. Hastanın ameliyat sonrası 6 aylık takibi sorunsuz seyretmiştir.
Sonuç: Özellikle akut karın ağrısı, sarılık ve ele gelen kistik kitlesi olan hastalarda kistin boyutu ve hastanın yaşından bağımsız olarak hastalığın ayırıcı tanısında koledok kisti akılda bulundurulmalıdır.
Anahtar Kelimeler: