Introduction: Congenital esophageal stenosis (CES) is very rare. Its differential diagnosis and treatment may be challenging. We present a complicated case of CES who was treated with thoracoscopic approach.
Case: A 5 year old girl with complaints of difficulty in swallowing solid food and growth retardation was admitted to another hospital where esophageal dilatation was performed with diagnosis of distal esophageal stenosis. She was hospitalized for 2 months with diagnosis of empyema secondary to esophageal perforation. She could only be fed via a nasogastric tube (NGT) and drooling was evident. Esophagoscopy confirmed the diagnosis and NGT was replaced following rigid dilatation. After 3 weeks, barium swallow esophagography revealed complete occlusion around NGT which could not be pulled out due to esophageal adhesion. Resection and anastomosis was performed with thoracoscopic approach. Postoperative course was eventless and she began to feed orally on 7th day. Endoscopic, fluoroscopic and pHmetric controls revealed no gastroesophageal reflux and recurrence. No additional intervention was necessary within 9 months of follow-up.
Conclusion: Thoracoscopic approach may be performed successfully even in complicated cases of CES.
Keywords:
Giriş: Konjenital özofagus stenozu (KÖS) oldukça nadir görülen, ayırıcı tanısı ve tedavisi her zaman kolay olmayan bir patolojidir. Konservatif tedavi sırasında komplike olmuş bir olgunun torakoskopik yaklaşımla tedavisinin sunulması amaçlanmıştır.
Olgu: Dokuz aylıktan sonra katı gıdalara geçildiğinden beri belirginleşen beslenmede güçlük, sadece sıvı gıda yutabilme, kilo alamama yakınmalarıyla başka bir merkezde yapılan tetkiklerinde distal özofagusta kısa segment darlık saptanan ve dilatasyon sırasında özofagus perforasyonu ve ampiyem gelişmesi nedeniyle 2 ay hospitalize edilmiş olan 5 yaşında kız kliniğimize başvurdu. Nazogastik sonda aracılığıyla beslenen ve tükürüğünü yutamayan olguya yapılan özofagoskopide distal darlık doğrulandı, dilatasyon uygulandıktan sonra yeniden nazogastrik yerleştirilerek kontrole çağrıldı. 3 hafta sonra çekilen özofagus pasaj grafisinde tam obstrüksiyon gözlendi. Nazogastrik sondası özofagusa yapışıklık nedeniyle çekilemeyen olguya rezeksiyon-anastomoz planlandı. Sağ torakoskopik yaklaşımla rezeksiyon-anastomoz uygulanan olgu 7. gün ağızdan beslenmeye başlanarak komplikasyonsuz taburcu edildi. Endoskopik, skopik ve pHmetrik kontrollerde gastroözofageal reflü ve darlık saptanmadı. 9 aylık takip süresinde ek tedavi gerekmedi.
Sonuç: KÖS tedavisinde komplike olgularda bile torakoskopik rezeksiyon-anastomoz başarıyla uygulanabilir.
Anahtar Kelimeler: