A case of obstructive megaureter undergone refluxing ureterocystostomy

A Bıyıklı*, A Kabaalioğlu**, F Aydın***, G Karagüzel*

*Akdeniz University School of Medicine Department of Pediatric Surgery, Antalya
**Akdeniz University School of Medicine Department of Radiology, Antalya
***Akdeniz University School of Medicine Department of Nuclear Medicine, Antalya

Background/Aim: There are different management options in infants with obstructive megaureter. Herein, we aimed to present a case of 43 day-old female infant who underwent refluxing ureterocystostomy because of ureterovesical obstruction.

 

Case: The patient whose bilateral hydronephrosis was detected during antenatal period was born at 35th gestational week by cesarean section. Ultrasonographic examinations in postnatal period showed progressively worsening grade IV hydronephrosis at right kidney (parenchymal thickness: 5 mm, renal pelvis AP diameter: 27 mm) and grade II hydronephrosis at left kidney (parenchymal thickness: 10 mm, renal pelvis AP diameter: 5 mm). Right ureter was tortuous and its diameter was 11-12 mm at distal end. MAG-3 scintigraphy showed significantly delayed excretion, decreased concentration and a dilated ureter with a split function of 42%. There was no washout of radiotracer after diuretic injection combined with right ureteric visualization. Left kidney showed minimal delayed excretion, normal concentration with a split function of 58%.  There was partial response to diuretic injection. Voiding cystourethrogram showed no pathological finding. At 43 day-old, the patient underwent cystoscopy that revealed normal bladder and severe stenosis in both ureteral orifices. Ureteral catheterization could not be achieved. Because radiologic and scintigraphic findings were within normal limits on the left side, just right-sided refluxing ureterocystosomy (extravesical, side-to-side) was done. The patient was discharged from hospital on post-operative day 3 without any complication. She has been following up on antibiotic prophylaxis for 11 months.

Conclusion: In patients with obstructive megaureter, surgical intervention may be required in early infancy in case of progressively worsening hydronephrosis. In those patients, refluxing ureterocystostomy is an option to protect upper urinary tract if endoscopic interventions could not be successful.

Keywords:

Reflüksif üreterosistostomi uygulanan bir obstrüktif megaüreter olgusu

A Bıyıklı*, A Kabaalioğlu**, F Aydın***, G Karagüzel*

*Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Cerrahisi Anabilim Dalı, Antalya
**Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Radyoloji Anabilim Dalı, Antalya
***Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Nükleer Tıp Anabilim Dalı, Antalya

Önbillgi/Amaç: Obstrüktif megaüreterli bir yaşından küçük olguların tedavisinde farklı yaklaşımlar vardır. Burada, üreterovezikal darlık nedeni ile reflüksif üreterosistostomi yapılmış 43 günlük bir kız hastayı sunmayı amaçladık.

 

Olgu: Antenatal takiplerinde bilateral hidronefroz saptanan hasta 34’üncü gebelik haftasında sezaryen ile doğmuş. Hastanın postnatal yapılan ultrasonografilerinde sağ böbrekte progressif artış gösteren grade IV hidronefroz (parankim  kalınlığı 5 mm, renal pelvis AP çapı 27 mm),  sol böbrekte grade II hidronefroz (parankim kalınlığı 10mm, AP çap 5mm) saptandı. Sağ üreter büklüntülü olup distal uçta  çapı 11-12 mm idi.  MAG-3 sintigrafide sağ böbreğin split fonksiyonu %42, konsantrasyonu azalmış, ekskresyonu ileri derecede uzamış olup diüretiğe yanıt  izlenmedi.  Sol böbreğin split fonksiyonu %58, konsantrasyonu normal olup ekskresyonu hafif derecede uzamıştı. İşeme sistoüretrogramında patolojik bulgu saptanmadı. Hastaya 43 günlükken yapılan sistoskopide her iki üreter orifisinin de ileri derecede stenotik olduğu saptandı. Üreteral kateterizasyon girişiminde başarılı olunamadı ve dilatasyon yapılamadı. Sol tarafa ait radyolojik ve sintigrafik bulguların normal sınırlarda olması nedeniyle aynı seansta hastaya yalnızca sağ reflüksif üreterosistostomi (ekstravezikal, yan-yana) yapıldı. Hasta postoperatif üçüncü günde sorunsuz şekilde taburcu edildi. Hastanın postoperatif 11’inci ayda profilaktik antibiyotik altında izlemi devam etmektedir.

 

Sonuç: Hidronefrozun progressif olarak arttığı obstrüktif megaüreter olgularında erken süt çocukluğu döneminde cerrahi girişim gerekebilir.  Bu olgularda endoskopik girişimlerin başarısız olması durumunda, reflüksif üreterosistostomi erken dönemde üst üriner sistemi koruma amacı ile tercih edilebilecek bir yöntemdir.

Anahtar Kelimeler: