AIM
The results of cases who underwent transurethral endoscopic intervention (TUI) and contribution of procedure to treatment were investigated.
CASES AND METHOD
The medical records of 26 cases (F:18 M:8) who underwent TUI between 2011 and 2024 were examined retrospectively. Demographic and clinical findings, diagnostic cystoscopy and procedure type, before and after hydronephrosis (HN), hydroureteronephrosis (HUN) data were evaluated separately on simplex and duplex system ureteroceles.
RESULTS
Simplex ureterocele was detected in 6 of cases and duplex system in 20 cases. The mean age of TUI was 17 months (6 days-12 years), and follow-up period after TUI was 9 years (4-164 months). Simplex ureterocele was detected in n:6 (F:2, M:4) case. All cases were located orthotopically. TUI was performed by puncture (2 cautery, 2 laser) in 4 cases and cold knife incision in 2 cases.
Three cases required intervention (1 surgical intervention, 2 repeated incisions) during follow-up, and no additional procedures were required in other cases (surgical intervention rate 1/6).
Duplex system ureterocele was detected in 20 cases (F:16, M:4), 12 of cases had orthotopic, 8 had ectopic ureterocele.
In one orthotopic case, monitoring was performed without any procedure. In 7 cases, electrocautery puncture was performed, in 1 case laser puncture was performed (ectopic n: 2, orthotopic n: 6), and in 11 cases incision was performed with cold knife (ectopic n: 6, orthotopic n: 5). Four of cases who underwent puncture required secondary procedures, 2 of which required surgery and 2 of which required repeat puncture.
Secondary procedures were required in 4 of cases in which incision was made, including surgery in 3 and repeat incision in 1 (Surgical intervention rate 5/19).
CONCLUSION
TUI was found to be effective as a primary procedure in cases with ureterocele and curative in some cases.
Keywords: ureterocele, cold knife, puncture, laser, cystoscopy, duplex system
AMAÇ
Transüretral endoskopik girişim (TÜG) yapılan olguların sonuçları ve işlemin tedaviye katkısı araştırıldı.
OLGULAR VE YÖNTEM
2011-2024 yılları arasında TÜG uygulanan 26 olgunun (K:18 E:8) tıbbi kayıtları geriye dönük incelendi. Demografik ve klinik bulgular, tanısal sistoskopi ve işlem tipi, öncesi ve sonrası hidronefroz (HN), hidroüreteronefroz (HUN) verileri tek sistem ve çift sistem üreterosel olguları üzerinde ayrı ayrı değerlendirildi.
BULGULAR
Olguların 6’sında tek sistem, 20’sinde çift sistem üreterosel belirlendi. Ortalama TÜG yaşı 17 ay (6 gün-12 yaş), TÜG sonrası ortalama izlem süresi 9 yıldı (4-164 ay).
Tek sistem üreterosel n:6 (K:2, E:4) olguda belirlendi. Tüm olgular ortotopik yerleşimliydi ve olguların 4’ünde ponksiyon (2 koter, 2 lazer), 2’sinde soğuk bıçakla insizyon yapıldı. İzlemde 3 olguda girişim gerekliliği oldu (1 cerrahi girişim, 2 tekrar insizyon). Diğerlerinde ek işlem gerekmedi (cerrahi oranı 1/6).
Çift sistem üroterosel 20 olguda belirlendi (K:16, E:4), olguların 12 tanesinde ortotopik, 8 tanesinde ektopik üreterosel mevcuttu. Ortotopik bir olgu işlem yapılmadan izleme alındı. Diğer 19 olgunun 7‘sinde koter, 1’inde lazerle ponksiyon uygulandı (ektopik n:2, ortotopik n:6), 11 olguda soğuk bıçak ile insizyon yapıldı (ektopik n:6, ortotopik n:5). Ponksiyon yapılan olguların 2’sinde cerrahi, 2’sinde ponksiyon tekrarı olmak üzere toplam 4 olguda ikincil işlemler gerekti. İnsizyon yapılan olguların 3’ünde cerrahi, 1’sinde tekrar insizyon olmak üzere 4’ünde ikincil işlemler gerekti (Cerrahi girişim oranı 5/19).
SONUÇ
Üreteroseli olan olgularda TÜG’in birincil işlem olarak etkin ve bazı olgular için de tedavi edici olduğu görüldü.
Anahtar Kelimeler: üreterosel, soğuk bıçak, ponksiyon, lazer, sistoskopi, çift toplayıcı sistem