Aim:Ureter diameter exceeding 6mm is termed megaureter. This study aimed to evaluate the clinical features of primary non-refluxing megaureter and importance of ureteral diameter in the management.
Methods:Clinical, radiological, operative findings and long-term outcomes of congenital megaureters followed or operated in between 2011-2023 were evaluated, retrospectively. Patients with vesicoureteral reflux(VUR), history of disease or surgery could affect lower urinary tract functions and follow-up-duration less than one year were excluded.
Results:Among 32 patients, 12.5%(n:4) were female and 87.5%(n:28) male. Prenatal diagnosis was made in 50%. The median age at presentation was 9 months(Range:1-108, IQR:2-85.8) for those without prenatal diagnosis. Twenty-six patients had unilateral(Right 7,Left 19), six had bilateral megaureter. Voiding cystourethrography revealed contralateral VUR in two patients. During a mean follow-up period of 94.3±53.4 months, 37.5%(n:12) were managed conservatively, 62.5%(n:20) required intervention; 9 underwent open surgery and 11 underwent double-J-stenting. The median operation-age was 8months(Range:1-120,IQR:1-66) for open surgery and 7.5months(Range:4-96,IQR:5-22) for double-J-stenting(p>0.05). The median operation age of the patients who had UTI was found to be significantly younger than others(p:0.007,4.5months(Range:1-72,IQR:1.7-7.5) vs. 10months(Range:5-120,IQR:7.5-78). Ureter diameter decreased from 10.4mm(Range:6.2-24.2,IQR:9-12.4)-to-6.9mm(Range:0-17,IQR:0-12) in conservatively managed cases, from 11mm(Range:8-24.2,IQR:10.4-13.8)-to-9mm(Range:0-19,IQR:2.63-14) in double-J-stent group, and from 9.7mm(Range:6.2-18.8,IQR:8-11)-to-4.3mm(Range 0-13,IQR:0-10) in the open surgery group. No significant difference was observed between the groups in terms of initial and final ureteral diameters(p>0.05). No significant difference was observed between the peak measured ureter diameters in the conservatively managed group(Median 12mm,Range:9-33,IQR:9.97-17), preoperative ureter diameters in double-J-stent group(Median 12.5mm,Range:8.8-17,IQR:12-14) and open surgery group(Median 14mm,Range:8-31,IQR:10-16)(p>0.05).
Conclusion:Ureteral diameter has limited importance in the management of primary non-refluxing congenital megaureter. Conservative management may be an option even in advanced dilatations. Postoperative ureteral dilatation may persist at varying levels and durations.
Keywords: Congenital megaureter, Non-refluxing, Ureteral diameter, Pediatrics
Amaç:Üreter çapının 6mm üzerinde olması megaüreter olarak adlandırılır. Çalışmamızda, reflüksif olmayan konjenital megaüreter tanılı çocukların klinik özellikleri ve üreter çapının hastalığın yönetimindeki önemi araştırıldı.
Yöntem:Ocak 2011-Aralık 2023 tarihleri arasında konjenital megaüreter tanısı alan ve tek cerrah tarafından takip ve tedavi edilen çocukların klinik ve radyolojik özellikleri, operasyon bulguları ve uzun dönem sonuçları retrospektif olarak incelendi. Vezikoüreteral reflüsü(VUR), alt üriner sistem fonksiyonlarını etkileyecek cerrahi girişim ya da hastalık hikayesi ve bir yıldan az takip süresi olanlar çalışmaya dahil edilmedi.
Bulgular:Toplam 32 hastanın %12,5’i(n:4) kız, %87,5’i(n:28) erkekti. Hastaların %50’si prenatal tanılıydı. Medyan başvuru yaşı prenatal tanısı olmayanlar için 9ay(Range:1-108, İKA:2-85,8) idi. 26 tek taraflı(Sağ-7,Sol-19), 6 bilateral olmak üzere toplam 38 renal ünite mevcuttu. Tüm hastalara voiding sistoüretrografi çekildi, iki hastada kontralateral VUR saptandı. Ortalama 94,3±53,4ay takip süresinde hastaların %37,5’i(n:12) konservatif yöntemle takip edilirken, %62,5’inde(n:20) girişim ihtiyacı oldu; 9’u açık cerrahi geçirdi, 11’ine double-J-stent konuldu. Medyan operasyon yaşı açık cerrahi geçirenler için 8ay(Range:1-120,İKA:1-66) double-J-stent konulanlar için 7,5aydı(Range:4-96,İKA:5-22)(p>0.05). Operasyon ihtiyacı olan hastalar incelendiğinde İYE geçiren hastaların medyan operasyon yaşının geçirmeyenlere göre anlamlı olarak küçük olduğu görüldü(p: 0.007, 4,5-ay(Range:1-72,İKA:1,7-7,5) ve 10-ay(Range:5-120,İKA:7,5-78). Medyan üreter çapları, başvuru ve son muayenede konservatif tedavi edilenler için 10,4mm(Range:6,2-24,2,İKA:9-12,4)-6.9mm(Range:0-17,İKA:0-12), double-J-stent takılanlar için 11mm(Range:8-24,2,İKA:10,4-13,8)-9mm(Range:0-19, İKA:2,63-14) ve açık cerrahi geçirenler için 9,7mm(Range:6,2-18,8, İKA:8-11)-4,3mm(Range:0-13,İKA:0-10) idi. Gruplar arasında ilk ve son üreter çapları açısından fark gözlenmedi(p>0,05). Konservatif tedavi edilenlerin maksimum üreter çapları(Medyan 12mm,Range:9-33,İKA:9.97-17), double-J-stent takılanların preoperatif üreter çapları(Medyan 12.5mm,Range:8.8-17,İKA:12-14) ve açık cerrahi geçirenlerin preoperatif üreter çapları(Medyan 14mm,Range:8-31,İKA:10-16) arasında fark gözlenmedi(p>0,05).
Sonuç:Üreter çapı büyüklüğünün reflüksif olmayan primer konjenital megaüreter yönetimindeki değeri sınırlıdır. İleri derece dilatasyonlarda bile konservatif tedavi bir seçenek olabilir. Postoperatif üreter dilatasyonunun değişik düzey ve sürede sebat edebileceği unutulmamalıdır.
Anahtar Kelimeler: Konjenital megaüreter, Reflüksif olmayan, Üreter çapı, Pediatrik