Aim: We aimed to share our data about burns of refugees seeker children who had to leave their homes due to the civil war, treated in our pediatric-burn-center(PBC).
Method: Children who lived in refugee camps in their own countries, and who were under the status of asylum seeker/refugee in Turkey, were treated in our PBC were included. Demographic and clinical data were evaluated retrospectively and compared with Turkish patients. P<0.05 was considered significant.
result: Between 01 January 2011 and 31 December 2022, 1872 burned-children treated. Of these, 315 (16.8%) were refugees seekers. Their length-of-stay at PBC was longer than Turkish (25.2 vs. 15.6 days, P<0.001), total-burned-body-surface-area was bigger (19.6 vs 14.0%, P<0.001), the incidence of fire/flame burns was higher (32.7% vs. %18.0, P<0.001), and grafting rates were higher (46.3% vs. 32.4%, P<0.001). The mortality rate of refugees/asylum seekers was four-times higher (7.9% versus 2.2%, P<0.001). Of these, 78.8% were Syrian, 9.2% Iraqi, 8.0% Afghan, and 1.6% Somalian. Refugees/asylum seeker victims were injured mostly in the winter-months and by the flame burns caused by fuel-stove used for heating in refugee camps. The second most common cause was the fires caused by other reasons in the tents/barracks, followed by bomb explosions.
Conclusion: Refugees escaping from the war live in terrible conditions in the camps.Fuel-stoves and related fires are the most common cause of burns in refugee camps. Therefore, international organizations should find a solution to the heating in camps other than fuel-stoves.
Keywords: Refugee, asylum seeker, flame burn, stove
Amaç: Bu çalışmamızda iç savaş nedeniyle evlerini terk etmek zorunda kalan ve çocuk yanık merkezimizde tedavi gören mülteci çocuk yanıklarına ilişkin verilerimizi paylaşmayı amaçladık.
Yöntem: Çalışmaya kendi ülkelerindeki mülteci kamplarında veya Türkiye'de sığınmacı/mülteci statüsünde yaşayıp pediyatrik yanık merkezimizde tedavi gören çocuk hastalar dahil edildi. Demografik ve klinik veriler retrospektif olarak değerlendirilerek Türk hastalarla karşılaştırıldı. P<0.05 anlamlı kabul edildi.
Bulgular: 01 Ocak 2011 ile 31 Aralık 2022 tarihleri arasında 1872 yanık çocuk tedavi edildi. Bunlardan 315'i (%16,8) mülteciydi.Pediyatrik yanık merkezinde kalış süreleri Türk hastalardan daha uzundu (25,2'ye karşı 15,6 gün, P<0,001), toplam yanık yüzey alanı daha büyüktü (%19,6'ya karşı %14,0, P<0,001), alev yanıkları oranı daha yüksekti (%32,7'ye karşı %18,0, P<0,001) ve greft oranları daha yüksekti (%46,3'e karşı %32,4, P<0,001). Mültecilerin/sığınmacıların ölüm oranı dört kat daha yüksekti (%7,9'a karşılık %2,2, P<0,001). Bunların yüzde 78,8'i Suriyeli, yüzde 9,2'si Iraklı, yüzde 8,0'ı Afgan ve yüzde 1,6'sı Somalili mülteci/sığınmacılardı.Çoğunlukla kış aylarında ve mülteci kamplarında ısınma amaçlı kullanılan sobanın neden olduğu alev yanıklarının neden olduğu görüldü.İkinci sırada ise çadır/kışlalarda başka sebeplerle çıkan yangınlardı bunu bomba patlamaları izlediği görüldü.
Sonuç: Savaştan kaçan mülteciler kamplarda çok kötü koşullar altında yaşamaktadır. Mülteci kamplarında en sık görülen yanık nedenleri arasında sobalar ve buna bağlı yangınlar yer alıyor. Bu nedenle uluslararası kuruluşların kamplardaki ısınma sorununa soba dışında bir çözüm bulması gerekmektedir.
Anahtar Kelimeler: Mülteci,sığınmacı,alev yanığı,soba