Surgical management of portal hypertension: 15 years single center experience with 120 cases
Aim: Surgical management of portal hypertension (PHT) in children is challenging requiring collaborative multidisciplinary approach and selection of appropriate surgery for each patient. This study presents our surgical experience with PHT in 120 consecutive cases and our postoperative results.
Methods: Hospital records of patients who were operated due to PHT between 2006-2022 were reviewed retrospectively. Demographics, primary disease, operation techniques, postoperative complications were detailed. Vascular anatomy for deciding for appropriate shunt type was assessed by Doppler ultrasound and portal venous angio-CT/angio MRI
Results: There were 120 patients (M/F:63/57) and 142 surgical procedures in study period. Mean age at operation was 99.9±60.4 months (youngest 17 months). Primary disease was portal venous thrombosis in 104 patients. Congenital hepatic fibrosis, Wilson’s disease, post-transplant biliary atresia, metabolic disease, autoimmune hepatitis, alpha-1-antitrypsin deficiency were other causes of PHT. Meso-Rex (MRS; n=20) and Distal splenorenal (DSRS; n=80) shunts were the most common procedures. Other 20 patients underwent various shunt procedures (Figure 1). Most common complication was early thrombosis in 17 (14%) patients. Postoperative early thrombosis developed in in 40% of patients with MRS and 11.3% with DSRS. There were 17 revisions. Four patients with thrombosis of MRS were converted to DSRS in follow-up period.
Conclusion: In our clinical experience, patient selection for MRS is ciritical, and not suitable for majority of patients with PHT. DSRS is more preferred technique with less complication rates. Proper technique is chosen by surgeons according to patients’ clinical conditions, radiological and intraoperative findings.
Figure 1: Shunt procedures
Keywords: portal hypertension, splenorenal shunt, rex shunt
Amaç: Portal hipertansiyon (PHT) cerrahi tedavisi multidisipliner bir yönetim planı ve her hasta özelinde uygun cerrahi seçimi gereksinimi ile oldukça zorlayıcıdır. Bu çalışmada 120 özellikli hasta ile oluşmuş cerrahi deneyimimiz ve postoperatif sonuçların sunulması amaçlanmıştır.
Yöntem: PHT nedeni ile 2006-2022 yılları arasında opere edilmiş hastalar geriye dönük olarak derlenmiştir. Demografik veriler, primer hastalıklar, operasyon teknikleri, posteopratif komplikasyonlar dosya kayıtlarından incelenmiştir. Uygun cerrahiye karar verebilmek adına vasküler anatomi doppler ultrasonografi ve portal anjio-bilgisayarlı tomografi ile değerlendirilmiştir.
Bulgular: Çalışmaya 120 hasta (E/K:63/57) ve 142 cerrahi müdahele dahil edilmiştir. Ortalama operasyon yaşı 99.9±60.4 aydır (en genç 17 ay). Hastaların 104’ünde primer hastalık portal ven trombozudur. Bunun dışında konjenital hepatic fibrosis, Wilson hastalığı, posttransplant bilier atrezi, metabolik hastalık, otoimmun hepatit ve alfa 1 antitripsin eksikliği primer hastalıklardandır. Rex şant (MRS; n=20) ve distal splenorenal şant (DSRS; n=80) en sık kullanılan tekniklerdir. Kalan hastalara uygulanan şant teknikleri şekilde özetlenmiştir (Şekil 1). En sık komplikasyon erken şant trombozudur (n:17/%14). Erken şant trombozu MRS’li hastaların %40’ında, DSRS’li hastaların %11.3’ünde görülmüştür. 17 hasta revizyon cerrahisi gerekmiş ve MRS uygulanmış 4 hastanın takipte DSRS’ye döndürülmesi gerekmiştir.
Sonuç: Klinik deneyimimiz göstermiştir ki, MRS uygulanacak hasta seçiminin doğru yapılması cerrahi başarıda en önemli adımdır ve hastaların büyük çoğunluğu MRS için uygun değildir. DSRS, daha az komplikasyon oranları ile daha fazla tercih edilen bir yöntemdir. Uygun teknik, hastanın durumuna, radyolojik ve intraoperative bulgulara göre karar verilmelidir.
Şekil 1
Anahtar Kelimeler: portal hipertansiyon, splenorenal şant, rex şant