Aim: The aim of this study was to evaluate the outcome of long-term follow-up of patients with esophageal atresia and the factors affecting results.
Material and Method: Between the years 1999-2016, the records of 234 patients with esophageal atresia were evaluated data of 144 of 234 patients were obtained. Demographic data, clinical findings, surgical data, postoperative complications and long-term follow-up results were evaluated retrospectively. Statistical analysis was performed for risk factors determined for morbidity and mortality.
Results: Of the 144 patients included in the study, 26 could not be operated for a definitive repair. Single-step or staged esophagoesophagostomy was performed in 113 patients (95.8%). Of the 40 patients with long gap esophageal atresia, 35 had esophagoesophagostomy with elangation techniques (stretching, Livaditis myotomy, tubularized upper pouch flap), and only 5 patients (4.2%) required esophageal replacement. Anastomotic stenosis (41.6%), gastroesophageal reflux (44.9%) were the most common complications in the early period in patients undergoing esophagoesophagostomy repair. It was found no effective risk factors for the development of gastroesophageal reflux and anastomotic stricture. Mortality rate was 34.0%. Intrauterine findings, low birth weight, VACTERL, requirement of resuscitation and mechanical ventilatory support, sepsis and long-gap atresia were found to be the factors affecting mortality.
Conclusion: The early and late complication rates observed in our patients were similar to the other studies. The mortality in our series was comparable with national studies, but was higher than that in western countries. We recommend the improvement of the neonatal care conditions in our hospital therefore mortality can be reduced.
Keywords: Esophageal atresia, Mortality, Morbidity, Tracheoesophageal fistula
Amaç: Bu çalışmanın amacı kliniğimizde ameliyat edilmiş olan özofagus atrezili hastaların uzun dönem izlemdeki sonuçlarının ve bunları etkileyen faktörlerin araştırılmasıdır.
Gereç ve Yöntem: Kliniğimizde 1999–2016 tarihleri arasında özofagus atrezisi tanısıyla takip edilmiş 234 hastadan dosyalarına ulaşılan 144'ünün; demografik verileri, klinik bulguları, ameliyat verileri, ameliyat sonrası komplikasyonları ve uzun dönem izlem sonuçları retrospektif olarak değerlendirildi. Morbidite ve mortalite açısından belirlenen risk faktörleri için istatistiksel karşılaştırma yapıldı.
Bulgular: Çalışmaya alınan 144 hastadan 26'sına definitif onarım yapılamadı. Geriye kalan 118 hastanın 113'üne (%95,8) tek evreli veya aşamalı özofagoözofagostomi yapıldı. Uzun aralıklı atrezisi olan 40 hastanın 35'ine ameliyat esnasında uzatma teknikleri ile (gerdirme, Livaditis miyotomisi, tübülarize üst poş flebi) özofagoözofagostomi yapılabildi, sadece 5 hastada (%4,2) özofagus replasmanı gerekti. Özofagoözofagostomi ile onarım yapılan hastalarda erken dönemde anastomoz darlığı (% 41,6), uzun dönemde ise gastroözofagial reflü (% 44,9) en sık karşılaşılan komplikasyonlardı. Gastroözofagial reflü ve anastomoz darlığı gelişimi üzerine etkili risk faktörü bulunmadı. Mortalite oranımız % 34,0 olarak hesaplandı. İntrauterin bulgu, düşük doğum ağırlığı, VACTERL, canlandırma, mekanik ventilatör desteği gereksinimi, sepsis ve uzun aralıklı atrezi mortaliteyi etkileyen değişkenlerdi.
Sonuç: Hastalarımızda gözlenen erken ve geç dönem komplikasyon oranları diğer çalışmalar ile benzerdi. Serimizdeki mortalite ülkemizden yapılan çalışmalar ile karşılaştırılabilir ancak batı ülkelerinden yapılanlardan yüksek bulunmuştur. Mortalitenin azaltılabilmesi için hastanemiz yenidoğan bakım şartlarının iyileştirilmesini öneriyoruz.
Anahtar Kelimeler: Morbidite, Mortalite, Özofagus atrezisi, Trakeaözofagial fistül